Güncel Patoloji Dergisi 2017 , Vol 1 , Num 3
MESANENİN NÖROENDOKRİN TÜMÖRLERİ: HİSTOPATOLOJİK VE KLİNİK DEĞERLENDİRME
Sibel Bektaş1, Neslihan Komut1, Alaattin Şener Karaca2
1Sağlık Bilimleri Üniversitesi Tıp Fakültesi Gaziosmanpaşa Taksim Sağlık Uygulama Ve Araştırma Hastanesi Tıbbi Patoloji
2Sağlık Bilimleri Üniversitesi Tıp Fakültesi Gaziosmanpaşa Taksim Sağlık Uygulama Ve Araştırma Hastanesi Üroloji

Özet

Amaç: Nöroendokrin tümörler (NET) mesane neoplazilerinin %1’inden azını oluşturur. Mesanenin NET’i iyi diferansiye nöroendokrin neoplaziden küçük hücreli karsinom gibi agresif tiplere varan histomorfolojik ve klinik çeşitlilik gösterir. Bu çalışmada mesanede NET olgularımızı yeniden değerlendirerek histopatolojik, immünhistokimyasal ve klinik özelliklerini güncel sınıflama ve literatür bilgileri eşliğinde sunduk.

Gereç ve yöntem: 2008-2017 yılları arasında mesanenin nöroendokrin tümörlerini patoloji arşivimizden retrospektif olarak tarayarak 2016 Dünya Sağlık Örgütü sınıflamasına göre yeniden değerlendirdik. Olguların tümüne immünhistokimyasal olarak kromogranin, synaptofizin, nöron spesifik enolaz, pansitokeratin, sitokeratin 7 ve 20, vimentin, Ki67 ve p53 uygulandı. Ayrıca metastaz ayrımı için PSA, PSAP ve TTF1 çalışıldı.

Bulgular: Belirlediğimiz 6 adet NET olgusunun %50’si erkek, %50’si kadın olup, ortalama yaş 57,8±7,67’dir. Tanı anındaki görüntülemelerinde 5’inde mesane lümenine uzanım gösteren kitle, birinde ise mesane duvar kalınlaşması belirlendi. Olguların 1’i paraganglioma, 5’i nöroendokrin karsinom olarak tümü transüretral rezeksiyon materyalinde tanı aldı. Uygulanan immünhistokimyasal panel sonucunda nöroendokrin karsinom olgularının 3’ü metastaz, 2’si ise primer olarak belirlendi. Nöroendokrin tümörlerin mikroskopik incelemesinde adalar, trabeküller ve kordonlar oluşturan, dar sitoplazmalı nöroendokrin morfoloji yanı sıra karsinom olgularında az diferansiye alanlar, yüksek mitoz ve nekroz izlendi. Nöroendokrin karsinom tanısı alan olgularda muskularis propria invazyonu ve lenfovasküler invazyon gözlendi. Ortalama yaşam süresi 9,6 ay olan metastatik olguların biri serviks, biri prostat, biri de akciğer orijinliydi. Primer nöroendokrin karsinomlu olgulardan biri 3 ay içinde yaşamını yitirmiş olup, diğeri 5 yıldır hayattadır. Paraganglioma tanısı alan olgunun sistektomi materyalinde fokal bir alanda perivezikal yağlı dokuya infiltrasyon belirlendi ve olgu klinik takibe alındı.

Sonuç

Mesanenin NET’i farklı derecelerde nöroendokrin diferansiyasyon ve buna bağlı morfolojik özellikler sergiler. Kadın/erkek oranını eşit olan serimizde metastatik nöroendokrin karsinomun primerinden daha sık olduğunu belirledik. Nöroendokrin morfoloji sergileyen mesane karsinomlarında metastatik süreçler akılda tutulmalı ve buna yönelik immünhistokimyasal panel uygulanmalıdır. Mesanenin primer NET’ünde klinik evre önemli prognostik belirleyicidir.