Güncel Patoloji Dergisi 2018, Cilt 2, Ek Sayı
EPS379(728 - Periosteal kondrom: Ayırıcı tanı zorluğu oluşturan nadir bir kıkırdak lezyonu
Kemik ve Yumuşak Doku Patolojisi
Elif Kolay 1, Nil Tokgöz 2, Güldal Esendağlı 1
1 Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Patoloji Anabilim Dalı
2 Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Radyoloji Anabilim Dalı
  Giriş: Periosteal kondrom, kondromların yaklaşık %2?sini oluşturan ve enkondromdan çok daha nadir

görülen benign bir kıkırdak tümörüdür. Sıklıkla uzun kemiklerde yerleşim göstermekle birlikte kısa

tübüler kemiklerde de görülebilir. Kemik korteksin yüzeyinde, periostun altında ya da periost

içerisinde geliştiğinden kemik korteksi erode edebilir. Radyolojik olarak, kortekste keskin sınırlı

erozyonlar yaratan radyolusen ya da mineralize kemik yüzey tümörü olarak izlenirler.

Olgu: Olgumuz 49 yaşında kadın hasta olup sağ ayak 2. web aralığında şişlik nedeniyle ortopedi

kliniğine başvurmuş. Dış merkez manyetik rezonans görüntülemesi (MRG) gangliyon kisti ile uyumlu

olarak raporlanan kitlesel lezyona ait küretaj materyali düzensiz doku fragmanları halinde olup asit

takibi sonrasında yapılan histopatolojik incelemede hyalin kartilaj matriks içerisinde lakünlerde

yerleşmiş, mitotik aktivite ya da atipi göstermeyen kondrositler ile karakterize kondroid tümör

izlendi. İmmünhistokimyasal olarak tümörde Ki67 ve PHH-3 ile belirgin bir proliferatif aktivite

saptanmadı. Dış merkez MRG?si merkezimizdeki radyoloji bölümünde olguya ait direkt grafi ile birlikte

yeniden incelendiğinde, radyolojik bulgular benign kıkırdak tümörü ile uyumlu olarak yorumlandı.

Lezyonun anatomik lokalizasyonu, radyolojik ve histopatolojik bulguları birlikte değerlendirildiğinde

olguda mevcut kitlesel lezyon, periosteal kondrom ile uyumlu olarak raporlandı.

Sonuç: Periosteal kondromun histopatolojik görünümü diğer benign kıkırdak tümörleriyle benzer

özellik taşıdığından, lezyonun yerleşim yerini ayrıntılı bir şekilde belirlemede yol gösterici olan

radyolojik bulgular kesin tanı için önem taşımaktadır. Tedavisinde lokal eksizyonun yeterli olduğu ve

lokal rekürrensin oldukça nadir görüldüğü bildirilmektedir. Ayırıcı tanısında her zaman benign-malign

ayırımının söz konusu olduğu kıkırdak tümörlerinin değerlendirilmesinde histopatolojik inceleme yanı

sıra klinik ve radyolojik bulguların da doğru tanıya ulaşmada oldukça önemli olduğunu vurgulamak

amacıyla olgumuzu paylaşmak istedik.
Anahtar Kelimeler : periosteal kondrom, enkondrom