Güncel Patoloji Dergisi 2018, Cilt 2, Ek Sayı
EPS164(720 - Mide karsinomu nedeniyle yapılan gastrektomi materyalinde insidental olarak saptanan leiomyosarkoma: bir olgu sunumu
Gastrointestinal Patoloji
Nur Köse 1, Yeşim Saliha Gürbüz 2
1 Sağlık Bakanlığı, Sakarya Üniversitesi Eğitim Ve Araştırma Hastanesi, Patoloji Kliniği
2 Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi, Patoloji Abd
  GİRİŞ

Mide tümörlerinin %95?inden fazlası adenokarsinom oluşturur. Midenin leiomyosarkomu ender rastlanan bir tümördür. Bu iki tümörün birlikteliği ise çok ender rapor edilmiştir. Bu çalışmada adenokarsinom tanısıyla, neoadjuvan kemoterapi alan, sonrasında total gastrektomi yapılan olguda, gastrektomi materyalinde insidental olarak bulunan leiomyosarkom rapor edilmiştir.

OLGU

Halsizlik senkop ve dispeptik yakınmalar şikayetiyle Kocaeli Üniversitesi Gastroenteroloji Polikliniğine başvuran 77 yaşında erkek hastanın endoskopisinde kardia büyük kurvaturde 4 cm çaplı ülserovejetan kitleden alına biopsiler müsinöz komponentli adenokarsinom olarak rapor edildi. Batın BT ve PET CT?sinde metastaz saptanmayan hastaya neoadjuvan kemoterapi sonrası total gastrektomi yapıldı. Total gastrektomi materyalinin makroskopik değerlendirilmesinde, kardia büyük kurvaturda 6 cm?lik ülserovejetan kitle saptandı. Histopatoljik değerlendirmede, kitle subserozal yağlı doku invazyonu gösteren, müsinöz komponentli adenokarsinom (Lauren?e göre intestinal tip) tanısı aldı. Yedi adet lenf nodundan bir tanesinde iğsi hücreli tümor izlendi. Bunun üzerine gastrektomi yeniden değerlendirildi ve yeni parçalarda karsinoma komşu muskularis propria yerleşimli 1.7 cm çaplı leiomyomatöz tümör izlendi. Ana kitleye ve metastatik gangliona yapılan immünhistokimyasal incelemede, CD117, DOG1, CD34?le negatif SMA desminle pozitif boyanma izlendi. Ki67 İndeksi %1 bulundu. Tümör bölgesel lenf nodu metastazı yaptığı için leiomyosarkom olarak değerlendirildi. Kesitlerde 10/50 BBA mitoz sayıldı. Bu durumun hastanın daha önce mide adenokarsinomu nedeniyle aldığı neoadjuvan kemoterapiye bağlı olduğu düşünüldü. Olgu hem mide karsinomu hemde leiomyosarkom için takibe alındı.

SONUÇ

Midenin en sık rastlanan iğsi hücleri tümörü gastrointestinal stromal tümor olup leiomyosarkoma ender rastlanır. Midede adenokarsinom ve leiomyosarkomun eşzamanlı görülmesi çok daha ender bir durumdur. Olgumuz mide karsinomu tanısı almış bu nedenle yapılan gastrektomide ise leiomyosarkom, bölgesel lenf nodu metastazından insidental olarak saptanmıştır. Adenokarsinom yaptığı kitleyle endoskopik ve radyolojik olarak leiomyosarkomun tanısını engellemiştir. Fakat adenokarsinom nedeniyle hastanın aldığı kemoterapinin de leiomyosarkomu regrese etmiş olduğunu düşündürmektedir. Sonuç olarak her iki tumor arasında pozitif negatif bir etkileşme olduğunu, ayrıca gastrektomi materyallerinin sürprizlerle dolu olabileceğini ve her açıdan dikkatli olarak araştırılması gerektiğini söyleyebiliriz.
Anahtar Kelimeler : Mide adenokarsinomu, Eşzamanlı leiomyosarkom,