Güncel Patoloji Dergisi 2017, Cilt 1, Ek Sayı
PS521 - KLASİK HODGKİN LENFOMADA TÜMÖR-İLİŞKİN MAKROFAJ YOĞUNLUĞUNUN LATENT EBV ENFEKSİYONUYLA VE PROGNOZLA İLİŞKİSİ
Hematopatoloji
Hanife Seda Mavili1, Aydın İşisağ1, Ayça Tan1, Mine Miskioğlu2, Lale Saka Baraz2, Nalan Neşe1
1Celal Bayar Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Patoloji Anabilim Dalı, Manisa
2Celal Bayar Üniversitesi Tıp Fakültesi, İç Hastalıkları Anabilim Dalı-hematoloji Bilim Dalı, Manisa
 

Amaç: Çalışmada klasik Hodgkin lenfoma (KHL) olgularında CD68 ve CD163 ile tümör-ilişkin makrofaj (TAM) yoğunluğunu saptamak ve bunun neoplastik hücrelerdeki latent EBV enfeksiyonu, genel ve progresyonsuz sağkalım süreleriyle olası ilişkilerini ortaya çıkarmak; bahsedilen değişkenlerin Uluslararası Prognostik skor (IPS), Avrupa Kanser Araştırma, Tedavi Organizasyonu (EORTC) skorlaması gibi prognostik belirteçler ve klinikopatolojik parametrelerle ilişkisinin olup olmadığını belirlemek amaçlanmıştır.

Gereç ve Yöntem: 46 KHL olgusu makrofaj yoğunluğunun araştırılması amacıyla CD68 (PG-M1;KP1 klonları) ve CD163 belirteçleri immunhistokimya yöntemiyle boyanarak boyanma oranı değerlendirilmiş, bu oranların medyan değerlerine göre ve daha az ekspresyonun anlamlı olup olmadığını araştırmaya yönelik kesme değerleri oluşturulmuştur. Kromojen in situ hibridizasyon yöntemiyle EBER (Epstein-Barr virus encoded RNA) probu kullanılarak olgularda EBV enfeksiyonu olup olmadığı araştırılmıştır.

Bulgular: %40 kesme değeriyle CD68 PG-M1 ekspresyonu artışının ve IPS’nin yüksek oluşunun genel sağkalım süresini azalttığı görülmüştür (p=0,047 ve p=0,013). Progresyonsuz sağkalım süresinin uzun olmasıyla tutulu nodal alan sayısının < 3 olması arasında anlamlı ilişki izlenirken, EBV enfeksiyonu varlığıyla sınırda anlamlılık saptanmıştır (p=0,043 ve p=0,062). Her üç makrofaj belirtecinde yoğunluk artışının, B semptomları varlığı, dalak tutulumun olması, EORTC’ye göre kötü risk grubu ve EBV enfeksiyonun varlığıyla korelasyon gösterdiği izlenmiştir. Ayrıca CD163+ makrofajların artışıyla yüksek IPS, sedimentasyon yüksekliği ve ileri yaş arasında (sırasıyla p=0,037, p=0,017, p=0,008); CD68 PG-M1+makrofaj artışıyla sedimentasyon yüksekliği, erkek cinsiyet, neoplastik hücrelerin orta/fazla sayıda bulunması arasında (sırasıyla p=0,038, p=0,023, p=0,012) ve CD68 KP1+makrofaj artışıyla yüksek IPS arasında anlamlı ilişki saptanmıştır (p=0,038). Çok değişkenli analizde her üç belirteçle EBV enfeksiyonu ve B semptomları arasındaki, CD163 ve CD68 PG-M1 belirteciyle ek olarak dalak tutulumu arasındaki anlamlı ilişkinin devamlılığı görülmüştür.

Sonuç

Bulgular PG-M1’le belirlenen TAM yoğunluk artışının daha kısa genel sağkalım süresiyle ilişkili olduğunu göstermiştir. Her üç makrofaj belirteciyle saptanan TAM artışı ve EBV pozitifliğinin risk gruplarının oluşturulmasında yer alan klinik parametrelerden bazılarıyla arasında saptanan anlamlı ilişki, makrofaj yoğunluğunun vurgulanmasının hastaların prognostik risk gruplarının belirlenmesinde kullanılabileceğine ve patoloji raporlarında belirtilmesi gerektiğine işaret etmiştir

Anahtar Kelimeler : Klasik Hodgkin lenfoma, tümör-ilişkin makrofaj, EBV