Güncel Patoloji Dergisi 2018, Cilt 2, Ek Sayı
PB066(132) - HPV RİSK GRUPLARININ SERVİKAL SİTOLOJİ VE BİYOPSİ SONUÇLARI ÜZERİNDEKİ ETKİSİ
Jinekopatoloji
İrem Şenyuva 1, Şirin Küçük 2, Mehmet Gündoğan 2
1 Uşak Üniversitesi Eğitim Ve Araştırma Hastanesi Kadın Hastalıkları Ve Doğum Abd
2 .uşak Üniversitesi Eğitim Ve Araştırma Hastanesi Patoloji Abd.
  AMAÇ

Çalışmanın amacı; HPV risk gruplarının servikal sitoloji ve biyopsi sonuçları üzerindeki etkisinin araştırılmasıdır.

GEREÇ VE YÖNTEM

Çalışmamıza Uşak Üniversitesi Tıp Fakültesi Eğitim ve Araştırma Hastanesinde 2016-2017 yılları arasında HPV pozitifliği sebebiyle Kadın Hastalıkları ve Doğum Polikliniğine başvurmuş hastalardan Pap smear - sıvı bazlı sitoloji yöntemi ile smear alınmış ve sonucunda patoloji saptanıp kolposkopik inceleme yapılmış anormal görünümlü alanlardan biyopsi yapılmış toplam 74 hasta dahil edildi. Bu hastalar HPV tiplerine göre yüksek risk içeren ( çalışma grubu) ve içermeyen ( kontrol grubu) olmak üzere iki gruba ayrıldı. Hasta gruplarının smear, kolposkopi ve biyopsi sonuçları karşılaştırıldı.

BULGULAR

Çalışma grubundaki 37 hastadan 3?ünde LG-SIL, 3?ünde ASCUS, 1?inde ASC-H, kontrol grubundaki 37 hastadan 2 ?sinde ASC-H, 5 hasta LG-SIL saptandı.

Çalışma grubunda smearler arasında diskordasyon saptanan 7 hastanın kolposkopik biyopsi sonuçlarında 3?ünde CIN-1, 4?ünde kronik servisit, smear sonuçları uyumlu olan 6 hastanın kolposkopik biyopsi sonuçlarında 2 hastada CIN1-2, 4 hastada kronik servisit saptandı.

Kontrol grubunda smearler arasında diskordasyon saptanan 7 hastanın 2 ?sinde kolposkopik biyopsi sonuçları kronik servisit, smear sonuçları uyumlu olan 4 hastada kolposkopik biyopsi sonuçları kronik servisit çıktı.

Poliklinikte Pap smear - sıvı bazlı sitoloji yöntemi ile alınan smear ile biyopsi sonuçları arasındaki kontrol grubunda anlamlı bir ilişki saptanmazken (kappa=0,226; p>0,05) çalışma grubunda (kappa=0,448; p<0,05) orta dereceli anlamlı sonuçlar saptandı.

HPV taraması sırasında sadece Pap-smear yöntemi ile alınan smear ile biyopsi sonuçları arasında kontrol grubunda yine anlamlı bir ilişki saptanmazken (kappa=0,075; p>0,05) çalışma grubunda (kappa=0,191; p<0,05) düşük dereceli bir ilişki izlendi.

Poliklinikte alınan smear ile HPV taraması sırasında alınan smear arasında hem çalışma grubunda hem de konrol grubunda anlamlı bir ilişki saptanmadı (p>0,05).

Kolposkopi ve biyopsi sonuçları arasındaki korelasyona bakıldığında çalışma grubunda (kappa=1 p<0,05) tam uyumlu, kontrol grubunda (kappa=0,893; p<0,05) yüksek uyumlu sonuçlar saptandı.

SONUÇ

Ulusal servikal kanser tarama programı sadece HPV tip 16 ve 18 için direkt kolposkopi önermekle birlikte çalışmamızda diğer yüksek riskli HPV tiplerinde smear sonuçları normal olsa bile kolposkopi ve anormal alanlardan alınan biyopsi ile epitelyal hücre anomaliliği yakalama oranının arttığını saptadık. Ayrıca tarama sırasında smear alınırken teknik koşullardan kaynaklanan yanlış negatif sonuç çıkabilme olasılığı nedeniyle HPV pozitif hastalarda sıvı bazlı yöntem ile poliklinikte tekrar smear alınması gerektğini epitelyal anomali çıkan izole vakalarda izledik.
Anahtar Kelimeler : Serviks, HPV tipleri, smear,kolposkopi