Güncel Patoloji Dergisi 2018 , Vol 2 , Num 2
GİS Biyopsilerinde CMV?nin İmmunhistokimyasal Olarak Saptanmasında Klinikopatolojik Bulguların Prediktif Değeri
Burcu Saka 1 Elif Çalış 1 Mustafa Salih Akın 2 Bahadır Ceylan 3 Esin Korkut 2
1 İstanbul Medipol Üniversitesi, Patoloji , 2 İstanbul Medipol Üniversitesi, Gastroenteroloji , 3 İstanbul Medipol Üniversitesi, Enfeksiyon Hastalıkları Ve Klinik Mikrobiyoloji

Özet

AMAÇ

Günümüzde immunsuprese(is) hasta sayısının giderek arttığı ve sitomegalovirus(CMV) enfeksiyonu tanısındaki altın standartın; biyopside(bxde) sitopatik etki varlığı ve/veya immunhistokimya(ihk) pozitifliği olduğu düşünüldüğünde, tanı için yol gösterici klinik ve morfolojik bulguları tanımak önem kazanmaktadır. Bu çalışmada, CMV ihk pozitifliği ile ilişkili bulguların ortaya konması amaçlanmıştır.

GEREÇ VE YÖNTEM

Merkezimizde, Temmuz 2014-Mayıs 2018 arasında, patoloji raporlarında ?CMV? kelimesi geçen, gastrointestinal sisteme (gis) ait vaka sayısı 465?dir. Bunlardan CMV pozitif/şüpheli vakaların tümü ve bununla yaklaşık aynı sayıda, basit randomize örnekleme ile seçilen CMV(-) vakalar ele alınmıştır. Vakaların yaşı, cinsiyeti, is durumu, semptomu, bx alındığı dönemde; eşlikçi fırsatçı enfeksiyon varlığı, kan CMV PCR sonucu, bx lokalizasyonu, endoskopik bulguları ve klinik ön tanıda CMV varlığı dökümante edilmiştir. Biyopsilerin H&E ve ihk lamları; sitopatik etki, apopitoz, inflamasyon varlığı yönüyle retrospektif olarak değerlendirilmiştir, sadece H&E, sadece ihk ve H&E, ihk birlikteliği ile varılan tanılar pozitif, şüpheli ve negatif olarak notlanmıştır. Bu dönemde merkezimizde tek bir CMV klonu kullanılmıştır.

BULGULAR

Çalışmaya 119 hastaya ait (E/K=1,7) 189 bx (özofagus: 18, mide: 30, duodenum: 12, terminal ileum: 23, kolon:106) dahil edilmiştir. Hasta yaşı 46,3 +/- 23,2 (3-82)?dir. Bxlerin %70?i is hastaya ait olup, % 34?ünde CMV ön tanılar arasındadır. H&E ve ihk birlikte değerlendirildiğinde, bxlerin 94?ü negatif, 83?ü pozitif, 12?si ise şüpheli grubundadır. 5 bxde, ihk negatif olmasına rağmen aşikar sitopatik etki saptanmıştır. İhk pozitif/ şüpheli bxler (n=68) ile negatifler (n=121) karşılaştırıldığında, artan yaş, alt gis lokalizasyonu, endoskopik lezyon varlığı, kanama ve karın ağrısı semptomları, sitopatik etki, apopitoz (seyrek ya da kript abseleri oluşturur şekilde) ve inflamasyon varlığı (ülserli ya da ülsersiz) ihk pozitifliği ile ilişkili bulunmuştur (p<0,001). Cinsiyet, is, eşlikçi fırsatçı enfeksiyon varlığı ve kan CMV PCR pozitifliği iki grup arasında farklı bulunmamıştır. Apopitoz ve sitopatik etki varlığı çok değişkenli analizlerde de önemli bulunmuştur (p<0,001).

Klinik ve morfolojik özelliklerden yola çıkarak CMV ihk sonucunu tahmin etmek için Naive Bayes yöntemi ile nomogram oluşturulmuştur. Nomogramda yaş, cinsiyet, is durumu, eşlikçi fırsatçı enfeksiyon varlığı, gis semptom varlığı, serum PCR pozitifliği ve apopitoz varlığı kullanılmıştır. Elde edilen nomogram ile %83 doğru sınıflama elde edilmiştir (AUC: 0.878, Sensitivite: %73,5, Spesifisite: % 86).

SONUÇ

Gastrointestinal sistemde, CMV enfeksiyonu is hastalar yanısıra, immunkompetan hastalarda da ayırıcı tanıya alınmalıdır. Patolojik incelemede ihk?dan yardım alırken, klinik ve morfolojik bulguların birarada değerlendirilmesi, enfeksiyonun saptanmasına ve tedavi için hastanın değerlendirilmesine daha doğru bir şekilde yön verecektir.