Güncel Patoloji Dergisi
2018, Cilt 2, Ek Sayı
EPS562(582 - Retroperitoneal metastatik teratomda gelişen koroid pleksus papillomu
Üropatoloji
1 İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi Tıbbi Patoloji
2 İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi Üroloji
Giriş
Testis tümörlerinde ilk metastaz yeri retroperitoneal bölgedir. Kemoterapi sonrası çıkarılan kitlelerde nekroz, malign germ hücreli tümör ya da matür teratom görülebilmektedir. Teratom komponentinden nadiren somatik tümörler de gelişebilmektedir.
Olgu
On sekiz yaşında erkek hastaya 2017?de testis kitlesi nedeniyle orşiektomi operasyonu yapılmış. Patolojik inceleme mikst germ hücreli tümör (%70 teratom, %25 embriyonel karsinom, %5 yolk sak tümörü) şeklinde raporlanmış ve postop dönemde 3 kür kemoterapi uygulanmış. Bir yıl sonra retroperitoneal yumuşak dokuda kitle nedeniyle eksizyon yapıldı. 6x4,5x4 cm ölçülerinde, düzgün sınırlı, multikistik ve yer yer müsinöz görünümlü, krem-sarı renkli kitlenin histopatolojik incelemesinde teratoma ait skuamöz epitel, sekretuar epitel, kas, yağ, kemik ve sinir dokusu elemanları izlendi. Kitlenin yaklaşık 2,5 cm?lik alanında, glial dokuya komşu, kistik ve kısmen solid alanlar içeren, papiller yapılardan oluşan lezyon görüldü. Morfolojik bulgular bu lezyonun koroid pleksus papillomu olduğunu düşündürdü. Bu tanıyı desteklemek için uygulanan antijenik incelemelerde papiller yapıların döşeyici hücrelerinde S-100 ve Sinaptofizin diffüz pozitif, GFAP fokal pozitif saptandı. Teratom dışında başka bir germ hücreli tümör komponenti saptanmadı.
Sonuç
Literatürde teratom içinde gelişen koroid pleksus papillomu tanılı 4 vaka bulunmaktadır. Bu vakaların tamamında teratom over lokalizasyonludur. Bizim olgumuz olan testis kaynaklı mikst germ hücreli tümörün teratom komponentinin retroperitoneal metastazında gelişmiş koroid pleksus papillomu, literatürdeki ilk vakadır. Anahtar Kelimeler : Testis, Teratom, Koroid, Pleksus, Papillom
2 İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi Üroloji
Giriş
Testis tümörlerinde ilk metastaz yeri retroperitoneal bölgedir. Kemoterapi sonrası çıkarılan kitlelerde nekroz, malign germ hücreli tümör ya da matür teratom görülebilmektedir. Teratom komponentinden nadiren somatik tümörler de gelişebilmektedir.
Olgu
On sekiz yaşında erkek hastaya 2017?de testis kitlesi nedeniyle orşiektomi operasyonu yapılmış. Patolojik inceleme mikst germ hücreli tümör (%70 teratom, %25 embriyonel karsinom, %5 yolk sak tümörü) şeklinde raporlanmış ve postop dönemde 3 kür kemoterapi uygulanmış. Bir yıl sonra retroperitoneal yumuşak dokuda kitle nedeniyle eksizyon yapıldı. 6x4,5x4 cm ölçülerinde, düzgün sınırlı, multikistik ve yer yer müsinöz görünümlü, krem-sarı renkli kitlenin histopatolojik incelemesinde teratoma ait skuamöz epitel, sekretuar epitel, kas, yağ, kemik ve sinir dokusu elemanları izlendi. Kitlenin yaklaşık 2,5 cm?lik alanında, glial dokuya komşu, kistik ve kısmen solid alanlar içeren, papiller yapılardan oluşan lezyon görüldü. Morfolojik bulgular bu lezyonun koroid pleksus papillomu olduğunu düşündürdü. Bu tanıyı desteklemek için uygulanan antijenik incelemelerde papiller yapıların döşeyici hücrelerinde S-100 ve Sinaptofizin diffüz pozitif, GFAP fokal pozitif saptandı. Teratom dışında başka bir germ hücreli tümör komponenti saptanmadı.
Sonuç
Literatürde teratom içinde gelişen koroid pleksus papillomu tanılı 4 vaka bulunmaktadır. Bu vakaların tamamında teratom over lokalizasyonludur. Bizim olgumuz olan testis kaynaklı mikst germ hücreli tümörün teratom komponentinin retroperitoneal metastazında gelişmiş koroid pleksus papillomu, literatürdeki ilk vakadır. Anahtar Kelimeler : Testis, Teratom, Koroid, Pleksus, Papillom