Güncel Patoloji Dergisi 2018, Cilt 2, Ek Sayı
PB003(596) - İyi Diferansiye Pankreatik Nöroendokrin Tümörlerde Histopatolojik Bulguların Lenf Nodulü Metastazı ile İlişkisi
Hepatobilier ve Pankreas Patoloji
Seçil Hasdemir 1, Ömer Yerci 1, Nesrin Uğraş 1, Aslı Ceren Macunluoğlu 2, Halit Ziya Dündar 3
1 Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Patoloji Anabillim Dalı
2 Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Biyoistatistik Anabilim Dalı
3 Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Anabilim Dalı
  AMAÇ

Pankreatik nöroendokrin tümörler (PanNET) pankreasın nöroendokrin hücrelerinden kaynaklanan, insidansı giderek artma eğilimde olan tümörlerdir. Tüm pankreas tümörlerinin %2-4?ünü oluştururlar. Dünya Sağlık Örgütü 2017 yılında yayınladığı son sınıflamada, tümör hücrelerinde 10 mikroskopik büyük büyütme alanındaki mitoz sayısını, tümör hücrelerinin proliferatif aktivitesini ve diferansiyasyonu baz alarak PanNET?leri ; İyi diferansiye NET (Grade 1, Grade 2, Grade 3) ile Nöroendokrin karsinom (NEC) olarak iki ana gruba ayırmıştır. Yapılan çalışmalarda PanNET?lerde hem yüksek düzeyde mitotik aktivite, hem de yüksek Ki-67 immünoreaktivitesinin kötü prognozla ilişkili olduğu belirtilmektedir. Bununla birlikte, düşük proliferatif aktiviteye sahip olan PanNET olgularında, uyumsuz tümör progresyonu, invazyon, metastatik potansiyel gözlenebilmektedir. Bu çalışmanın amacı, iyi diferansiye PanNET tanısı alan olguların klinik ve histomorfolojik bulgularını birlikte değerlendirilerek, olgularda lenf nodülü metastaz gelişim potansiyellerini öngörebilmektir.

GEREÇ YÖNTEM

1999- 2018 yılları arasında birimimizde pankreas rezeksiyon materyallerinden nöroendokrin neoplazi tanısı alan olguların içerisinden iyi diferansiye nöroendokrin tümör tanısı almış 54 olgu çalışmaya dahil edildi. Olguların tüm preparatları arşivden çıkartılarak histopatolojik parametreleri (çap, hücresel özellikler, stromal değişiklikler, perinöral invazyon, lenfovasküler invazyon, mitoz, Ki67 proliferatif indeks) tekrar değerlendirildi. Hastaların klinik ve demografik bilgileri elektronik arşiv kayıtlarından hasta dosyaları taranarak elde edildi.

BULGULAR

54 olgunun 41?i kadın, 13?ü erkekti. Olguların 7?sinde lenf nodu metastazı mevcuttu ve lenf nodu metastazı olan tüm olguların cinsiyeti kadındı. Lenf nodülü metastaz gelişimi; 2 cm?in üzerinde tümör çapı varlığında (P=0.012), Ki67 proliferatif indeksinin %20?nin üzerinde olduğunda (P=0.022), Grade 3 tümörlerde (P=0.002), osteoid benzeri matriks varlığında (p=0.034), peritümöral lenfositik infiltrasyon yokluğunda (p=0.041) anlamlı olarak yüksek bulundu.

SONUÇ

Pankreatik sistemin iyi diferansiye nöroendokrin tümörlerindeki tümör heterojenitesi ve değişken davranış potansiyeli nedeniyle hedef tedavi yöntemi belirlenmesi oldukça önemlilik göstermektedir. Çalışmamızda literatür bilgileri ile uyumlu olarak, tümör çapı ve grade?inin lenf nodu metastazı gelişimde etkili prognostik faktör olduğu saptandı. Ayrıca osteoid benzeri matriks varlığı ve lenfositik reaksiyon yokluğu gibi morfolojik bulguların da metastaz gelişiminde etkili belirteç olabileceğini düşünmekteyiz.
Anahtar Kelimeler : pankreas nöroendokrin tümör, lenf nodülü metastazı, morfoloji